Öldürülen gazetecileri hatırlattı: Çok önemli rol oynadılar

Lübnan Enformasyon Bakanı Ziad Makary, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının İstanbul’da düzenlediği Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi’nde (Stratcom Summit’23), katılımcılara hitap etti.

Bakan Makary, Türkiye’nin medya alanındaki mirasının inovasyon ve işbirliği açısından “küresel düzeyde emsal teşkil ettiğini” vurguladı.

Dezenformasyonun, toplumlarının dokusunu ve sosyal uyumunu tehlikeye attığını kaydeden Makary, Lübnan Enformasyon Bakanlığının bu yönde geliştirdiği stratejinin temel unsurlarını paylaştı.

Makary, Bakanlık olarak “Yalan haberlerin tüketimini mümkün olduğunca önlemeyi ve vatandaşlar üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmayı” amaçladıklarını belirterek stratejilerinin profesyonellik, eleştirel düşünme ve medya okuryazarlığı kültürünü geliştirmeyi hedeflediğini söyledi.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) başkent Beyrut’taki bölgesel ofisinin desteğiyle yeni bir “medya kanunu taslağı” hazırladıklarını ifade eden Makary, bu yasanın felsefesinin “gazetecilerin gerçeğe sığınabilmeleri, doğrulanmış bilgileri paylaşabilmeleri ve yalan haberlerin yayılmasına karşı koyabilmeleri için gerekli özgürlüğe ve bilgiye erişim hakkına sahip olmaları gerektiği” fikrinden hareket ettiğini dile getirdi.

Makary, “Eğer bu özgürlükten ödün verilirse güvenilir kaynaklar üretme noktasındaki çıktılar da değişecektir. Dezenformasyonla mücadele, ifade özgürlüğü gerektirir” ifadelerini kullandı.

Gazetecilere yönelik düzenli konferanslar, medya eğitim programları ve çalıştaylar düzenlediklerini kaydeden Makary, böylece gazetecileri, güvenilir kaynakları şüpheli olanlardan ayırt edebilmeleri ve bilgileri doğrulayabilmeleri için eğittiklerini aktardı.

Makary, dezenformasyonla mücadelenin “en çok da medyayı tehdit ve yargılamadan uzak herkesin söz sahibi olacağı açık bir alan haline getirmekle” ilgili olduğunu belirterek dezenformasyonla mücadele için metodolojik yaklaşım geliştirmenin önemine dikkati çekti.

Enformasyonun zararının da olabileceğini aktaran Makary, “Aslında dezenformasyonla mücadele etmemiz, sahte bilginin içeriğine karşı alternatif ve güvenilir bilgiyi teşvik etmemiz gerekir” dedi.

Makary, dezenformasyonla “hakikati arayarak” nasıl mücadele edilebileceğine değinerek, gazetecilerin bunu yapmaları için teşvik edilmesi ve korunması gerektiğini belirtti.

Lübnan’ın güneyinde İsrail tarafından öldürülen gazetecileri anan Makary, “Bu gazeteciler İsraillilerin işlediği suçların ortaya çıkarılmasında çok önemli rol oynadılar ve oynamaya devam ediyorlar. Onlar hakikati arayanlardır, onlar ön saflarda yer alan cesur kimselerdir. Onlar silahlı değil, hakikati ortaya çıkarma ve bunu tüm dünyaya yayma kararlılığıyla silahlanmışlardır, kuşanmışlardır” ifadelerini kullandı.

İsrail tarafından yakın zamanda öldürülen 3 Lübnanlı gazetecinin isimlerini paylaşan Makary, “İsrail, 5 bin metrekarelik alanda bir felaket yaşattı ve birçok kişiyi evlerinden etti” diye konuştu.

Makary, gazetecilerin öldürülmesinin kınanması gerektiğini belirterek “Yılmadan, yorulmadan hükümetler olarak, uluslararası kuruluşlar olarak ve bireyler olarak çalışıp gazetecilerin güvenli bir şekilde işlerini yapabilecekleri ve şiddet tehlikesinden uzak kalabilecekleri bir ortam yaratmalıyız” değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Makary, Lübnan hükümetinin “İsrail’in Lübnanlı gazetecileri kasten öldürmesi nedeniyle” İsrail’i Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) şikayet ettiğini hatırlattı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir