CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, bugün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cumhurbaşkanlığı 2024 yılı bütçe görüşmelerinde; “Önümüzdeki seçimde İletişim Başkanlığı’ndaki arkadaşlar veya sizlerin her birisini, ‘PKK liderleriyle görüntülerini yayınlayacağız, her birimizin PKK ile ortak olduğunu söyleyeceğiz.’ Buna kampanya der misiniz? Sayın Adalet Bakanı böyle kampanya olur mu? Yaparsak ne dersiniz Sayın Adalet Komisyonu Başkanı, haksızlık olur değil mi? Olur mu? Sayın bürokratlar, İletişim Başkanlığı’ndaki arkadaşlar. Hepinizin görüntüsünü koyacağız, ‘bunlar PKK’lı’ diyeceğiz. ‘Bunlar PKK ile işbirliği yapıyorlar’ diyeceğiz. ‘Bunlar terör örgütünün çocukları’ diyeceğiz. Olur mu? Olmazsa bize niye yapıyorsunuz? Neden yaptınız? Nasıl yaptınız bunu, bu ülkenin bütçesinden? Neden itiraz etmediniz? Bunu nasıl yapıyorsunuz, bu yapılamaz niye demediniz? Biz PKK’lı mıyız? Biz FETÖ’cü müyüz? Biz hangi terör örgütüyle yan yana gelebiliriz? Daha dün yargılıyordunuz Ergenekon diye? Niye Türk bayrağı sallıyorsun diye soruyordu Fethullahçı yargıç. Şimdi PKK’lı olduk, öyle mi? Hepinize PKK yaftası yapıştırırsak, hepinizin görüntülerini koyarsak ne yapacaksınız? O zaman da adliyeniz mi devreye girecek? Polislerimiz mi gelecek? Lanet olsun bu düzene, yıkılsın bu düzen. Kahrolsun oligarşi” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, bugün Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşlarının bütçeleriyle 2024 yılı Gelir Bütçesi, 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2022 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin maddeleri görüşülüyor. Komisyonda söz alan CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan şunları söyledi:
“KAZANMAK İÇİN HER YOL MÜBAHSA, ONURLARI AYAKLAR ALTINA ALACAKSA, YOK OLSUN O İKTİDAR”
“Demokrasi varmış gibi yaparak kaçıncı bütçeyi daha buradan geçireceğimiz konusunda birbirimizle yaşıyoruz. Ama bu bütçe ne halkın, ne Türkiye’nin, ne sizin hayallerinizin hiçbirini gerçekleştirmeyecek. Vergi cehenneminde her yurttaşın gırtlağına basarak aldığınız kuruşlarla beraber sadece çürüyen bir düzeni besliyoruz, o kadar. Bu ülkenin taşına toprağına aşık, bu ülke için her şeyi yapmaya hazır bir yurttaşı olarak söylüyorum, bunun sürdürülebilirliği yoktur.
“HEPİNİZİN GÖRÜNTÜSÜNÜ KOYACAĞIZ, ‘BUNLAR PKK’LI’ DİYECEĞİZ. ‘BUNLAR PKK İLE İŞBİRLİĞİ YAPIYORLAR’ DİYECEĞİZ. ‘BUNLAR TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ÇOCUKLARI’ DİYECEĞİZ. OLUR MU? OLMAZSA BİZE NİYE YAPIYORSUNUZ?”
Önümüzdeki seçimde İletişim Başkanlığı’ndaki arkadaşlar veya sizlerin her birisini, ‘PKK liderleriyle görüntülerini yayınlayacağız, her birimizin PKK ile ortak olduğunu söyleyeceğiz.’ Buna kampanya der misiniz? Sayın Adalet Bakanı böyle kampanya olur mu? Yaparsak ne dersiniz Sayın Adalet Komisyonu Başkanı, haksızlık olur değil mi? Olr mu? Sayın bürokratlar, İletişim Başkanlığı’ndaki arkadaşlar. Hepinizin görüntüsünü koyacağız, ‘bunlar PKK’lı’ diyeceğiz. ‘Bunlar PKK ile işbirliği yapıyorlar’ diyeceğiz. ‘Bunlar terör örgütünün çocukları’ diyeceğiz. Olur mu? Olmazsa bize niye yapıyorsunuz? Neden yaptınız? Hani siz dezenformasyon ile mücadele edecektiniz? Hani bunları engelleyecektiniz? Kazanmak için her yol mübahsa, onurları, insan haysiyetini ayaklar altına alacaksak yok olsun o iktidar. Yıkılsın bu gök kubbe onun üstüne. İnsanı tutacak ahlak yoksa o zaman herkes herşeyi yapmakta serbesttir. Nasıl yaptınız bunu, bu ülkenin bütçesinden? Neden itiraz etmediniz? Bunu nasıl yapıyorsunuz, bu yapılamaz niye demediniz? Biz PKK’lı mıyız? Biz FETÖ’cü müyüz? Biz hangi terör örgütüyle yan yana gelebiliriz? Daha dün yargılıyordunuz Ergenekon diye? Niye Türk bayrağı sallıyorsun diye soruyordu Fethullahçı yargıç. Şimdi PKK’lı olduk, öyle mi? Hepinize PKK yaftası yapıştırırsak, hepinizin görüntülerini koyarsak ne yapacaksınız? O zaman da adliyeniz mi devreye girecek? Polislerimiz mi gelecek? Lanet olsun bu düzene, yıkılsın bu düzen. Kahrolsun oligarşi. Tekrar bağırıyorum, kahrolsun oligarşi. Bunu hazırlayanlar, buna izin verenler, bunun finansmanını sağlayanlar suçlusunuz. Günü geldiğinde yargılanacaksınız. İnsanların haysiyetleriyle onurlarıyla, insanların yaşamlarıyla bu kadar çabuk oynayamazsınız. Hiçbir seçim buna değmez ve biz size bunun hesabını soracağız. Söz veriyoruz, halkımıza söz veriyoruz.
“YABANCILAR İÇİN BİR VERGİ CENNETİ AMA TÜRKLER İÇİN BİR VERGİ CEHENNEMİNE ÇEVİRDİNİZ”
Bir vergi cennetine çevirdiniz, Ruslar için, yabancılar için bir vergi cenneti ama Türkler için bir vergi cehennemi. Her bir lokma, her bir ekmek tanesi bu vergi cehenneminde vatandaşlarımız için bir yük. Bununla ne kadar sürdürülebilir sorusunun yanıtı; bununla sürdürülemez.
“EĞER İLETİŞİM BAŞKANLIĞI’NDA BUNU YAPANLARI CEZALANDIRMAZSANIZ, BİZİM İKTİDARIMIZDA SİZİN İÇİN YAPARLAR”
Siz neden bu milletin bütçesinden danışman sayısını, aldığı parayı kaçırıyorsunuz? Neden? Yoksul halkın bütçesinden Siz bunları nasıl kaçırırsınız? Nasıl kaçırırsınız bunları, niye söylemiyorsunuz bunları? Niye bizim o projelerin finansman kaynakları açıklanmıyor? Neden? Rahatsız olun arkadaşlar, demokrasicilik oynamaya gerek yok. Ne adaletin terazisi ne bütçenin terazisi. Çürümüş bir düzenin dökülmekte olan evrakı metrukesini konuşuyoruz burada. Ben diyorum ki, hep beraber, hepimizin ahlakına namusuna onuruna saygı göstererek bu süreçleri tamamlamazsak eğer, bunun sonunda ülkenin gideceği bir yer yoktur. Bu oligarşik düzeni yaratanlar, bu oligarşinin emrine girenler hesap verirler. Eğer İletişim Başkanlığı’nda bunu yapanları cezalandırmazsanız, bizim iktidarımızda sizin için yaparlar. Bize de haram, size de haram olsun.”